Yarattığın dünyadan ibaretsin, ne bir eksik ne bir fazla.

29 Ocak 2010 Cuma

Hadi hop fizik tedaviye

Yattığınız yerden bacağınızı havaya kaldırın, yok yok öyle ikisi birden değil, yatağa dik açı yapması da gerekmez, ne kadar kaldırabiliyorsanız, ve haydi şimdi indirelim; küüüt diye bırakmaca yok ama, tamam mı?


Şimdi yana açmayı deneyelim, yine ne kadar açabiliyorsanız, sonra kapatacaksınız. Kolay kısımları ben burada atlıyorum,ama emin olun ki Handan bana atlatmamıştı! Haydi biraz zorlaştıralım, yine yatar pozisyondasınız, dizinizin bükülmesini sağlayacak kadar büyükcek bir yastığı dizinizin altına koyalım; amaç dizinizden itibaren bacağınızı havaya kaldırmanız ve tekrar aşağı indirmeniz. Ara çalışmaları atlayalım ve sıra en zorlara gelsin mi?

En zorlarını 'ince iş' diye sınıflandırdım. Ayak bileğinizi kendinize çekmeniz, dışa ve içe döndürmeniz değil, onları da ayrıca çalışacağız. Ayak parmaklarınızı oynatmak: kendinize çekmeniz ve dışa itmeniz, yani parmak ucun da kalkıyormuşsunuz gibi yapacaksınız. Ayak parmaklarınızı açıp kapatacaksınız, aynı el parmaklarınızı yaptığınız gibi. Hepsini yine yattığınız yerden yapıyorsunuz. Tüm hareketleri sağ ve sol taraf olmak üzere 20'şer kez tekrar edeceğiz. Bunları yaparken nereyi çalıştırıyorsanız sadece oranın kasları hareket edecek, bunu da hatırlatayım. Yani ayak parmaklarınızı açarken yok dizinizdi, yok ayağınızdı hareket etmeyecek. Bir hatırlatma daha, yapamadığınız zaman küfretmek ya da bağırmak serbest, ama vazgeçmek söz konusu bile değil... Sorarsınız diye açıklama getireyim dedim.

İlk etapta çalıştığım hareketler bunlardı. Ama ne çalışmak! Handan'la beraber yaptıktan sonra biraz dinlenmenin ardından haydi hop tekrar, ya aşkımın, ya kardeşlerimin yardımıyla, kim bilir kaç seans! Şimdi hatırlıyorum da, ne inatlaşmıştım ayaklarımla, bacaklarımla...



1 yorum: