Yarattığın dünyadan ibaretsin, ne bir eksik ne bir fazla.

15 Ocak 2010 Cuma

Bir bilmecem var vatandaş...

Emekli ve ücretlilerin ve hatta tüm vadandaşların içler acısı halini göstermeye kaldığımız yerden devam...


Hükümetin Rusya ve İran'la imzaladığı doğalgaz anlaşmasına göre, Türkiye almadığı doğalgaz için Rusya'ya 1.5, İran'a 2 milyar dolar ödeyecek. 'Türkiye' dediğin kim? Ben, sen, kuzenin... Azerbaycan, Ermenistan açılımını doğalgaz faturasıyla kapadı, haberiniz var mı? Azeri doğalgazını, Rus doğalgazının fiyatına yakın bir bedelle alacağız; üstelik yeni fiyattan hesaplama 18 ay geriden başlayacak, naber?






Bu arada kamunun eli armut toplamıyo, tabi ki. Armut toplamıyosa, 
bir bilmecem var vatandaş, 
haydi sor, sor, 
halk hizmeti gören devlet organı denir, 
acaba nedir, nedir?
vergi muafiyeti denince akla... 
tamam şimdi buldum,
hemen onun adı gelir,
kamu, kamu, kamu! 


Yani şöyle, Maliye bakanı Mehmet Şimşek tüm kamu kurumları için uçak dahil motorlu taşıt alımı ve kiralama işlemlerinde vergi muafiyetini içeren bir düzenleme hazırladı. Muhalefetin yoğun eleştirisine maruz kalınca, bu muafiyetten yararlanacak şanslı sadece Başbakanlık merkez teşkilatı oldu. Özetlemek gerekirse, 'Vurun abalıya!' hesabı. Abalı = motorlu taşıt alan vatandaş oluyor.


Bir ülke ki, krizin teğet geçmesine rağmen, 2009 Aralık ayı itibariyle, İŞSİZLİK oranı: %20.6, kişi adedi olarak yaklaşık 5 milyon 250 bin... 
Bir ülke ki, Birinci Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı ve 1929 dünya ekonomik krizini atlatmayı başarmış, ama tarihindeki en büyük 2.ci küçülmeye şimdi tanık oluyor: %13.8... 


Bir ülke ki, 2009 yılında kurulan şirket sayısı %9.9 azalmasına karşın, Dışişleri Bakanı (Ali Babacan), devletin parasınından, Gazze'nin yeniden inşaası için 2007'de Paris'deki toplantıda 150 milyon dolar, Mısır'ın Şarm El Şeyh kentindeki toplantıda 50 milyon dolarlık ek bir kaynak daha tahsis ediyor, gönül rahatlığıyla... Matematiğiniz zayıfsa ben söyleyeyim, tam 200 milyon Amerikan Doları... 


Yılda 700 bin kadar istihdam yaratması gereken bir ülke ki, Sanayi ve Ticaret Bakanı (Nihat Ergün) 2009 Mayıs ayında gazetecilere 'Haziran ayında işsizlik oranında düşme olacak, yılın son çeyreğinde işsizlik oranı çok daha iyi olacak, yeniden büyüme rakamlarını görebileceğiz.' demişken, Ağustos'ta da 'gelinen noktada kritik aşamaların başarıyla atlatıldığına, ekonomide kötüye gidişin yavaşladığına' işaret etmişken, 2009 Aralık ayında  '2010-2012'de işsizlikte büyük azalmalar beklemiyoruz' açıklaması yapıyor, gönül rahatlığıyla...


Hadi bu kadar iç karartıcı yazı yeter. Azıcık da gülelim: İçerenköy'deki PTT soygunu aynen şöyle olmuş: soyguncu vatandaş, elinde oyuncak olduğu tahmin edilen bir tabancayla geliyor, 'Arkadaşlar, 1350 lira borcum var, lütfen bu parayı verin gideyim!' diyor. Kasadan çıkarıp veriyorlar. Teşekkür edip, gidiyor! Buyrun size, Merkez Bankası'nın duyurduğu %73.5 artan karşılıksız çek istatistiklerine girmek istemeyen, borcuna sadık bir vatandaş örneği :))


1 yorum:

  1. Buna benzer bir durumu daha öncede yasamistik gibime geliyor. DEJAVU'de olabilir ama 1970 li yillarda olsa gerek. Gecen, gecmiste kaldi deyip hemen tarihin tozlu sayfalarina itiveriyoruz. Bu hafta sonu halim olursa bir inceleme yapayim belki bulurum. Yanilmiyorsam S;Demirel zamanindaydi.
    Velhasil isin gercek YANI, düsundürücû ve bir o kadarda üzücü. Neyse biz yine aksamki dizilere bakalim, ya da kutuyu actiralim.

    YanıtlaSil