Yarattığın dünyadan ibaretsin, ne bir eksik ne bir fazla.

24 Mayıs 2011 Salı

İşsizsen, işi olan adına sevin yav...

İşsizlik hikayemizde kaldığımız yerden devam edelim.


2008'deki krizin hamdolsun teğet geçeceğinin iddiası, civanım delikanlıya göre son derece bilimsel bir veriye dayanıyordu:
''Ben ülkemin doktoruyum... Bir doktor, hastanın durumu ne kadar kötü olursa olsun,

durumun çok kötü, gidiyorsun, demez... (Sanki itiraf mı kokmuş ne?) İstanbul ve Ankara'ya gelen kurbanlık hayvanlardan bir tanesi bile geri dönmedi. Bu çok ciddi bir ölçüdür. Türkiye ileri gidiyor.''
2009'un Ocak ayında, yani küresel krizin daha ikinci ayında, civanım delikanlı TEĞET kavramına açıklık getirdi:


''Kriz Türkiye'yi teğet geçecek derken... kötü şartlar bize de dokunacak tabii.''


Burada bir de milletçe ayakta kalmayı başaracağımız gazını da vermeyi ihmal etmedi. Tabii alınca gazı, aklına bile gelmedi sormak: kurbanlık hayvanlardan biri bile geri dönmediyse... ortada böylesine ciddi bir gösterge varken... ülke ileri giderken... kötü şartların bize dokunması nasıl olacak diye...


2009'un Ocak ayında %15.5, Şubat'ta %16.1 ile 88 yıllık cumhuriyet tarihimizin en yüksek resmi işsizlik oranları gerçekleşmiş, yani akepe ve civanım delikanlı bir rekor daha kırmıştı.
''İşsizliği sen nasıl çözeceksin, onu söyle. Çözümün ne? Reçeteyi ver. Hiç reçeteyi veren duydunuz mu?''
dediğinde alkışlamaktan patlayan ellerin beynine kan gitmesine engel olduğu için, şunu düşünemedin: Kardeşim ben sana işsizliğe çare bul diye oy verdim seçtim, sen gidip muhalefetten reçete dileniyorsun. O zaman oyumu sana değil reçetesi olana vermem lazım.


Reçete söylendiğinde ''10 koyun versen güdemezler.'' diyen civanım delikanlı seni pek güldürdü ama, gülmekten hala işsiz olduğunu unutuverdin.


2009 yılını resmi rakamlara göre ortalama %14 işsizlikle kapatırken, civanım delikanlının yıl boyunca konuyla ilgili sözlerinden bazılarını hatırlatıvereyim bari sana. Aslında oğlunun işsizliğinden yakınan bir babaya verdiği


''Senin oğlun da işsiz kalsın.''


yanıtı her şeyi özetliyor ama, al buyur oku:


  • ''Abartmayın. İşini bilmeyen başarısız varsa, kapanmış olabilir.''


Yani senin o çok alkışladığın başbakan çıkıp diyor ki, 'Ne krizi? Sen kendi kendini batırdın, suçlu sensin.' Ve sen de bunu afiyetle yiyorsun!


  • ''Her üniversiteyi bitiren iş sahibi olur diye bir kaide yok.''


Allah allah ya.. Daha iki satır önce 'Ben ülkemin doktoruyum. Bir doktor, hastanın durumu ne kadar kötü olursa olsun, durumun kötü gidiyorsun, demez.' lafını söylememiş miydi? Ya ben yanlış hatırlıyorum, ya da civanım delikanlı doktorluğu bırakmış ;-)


  • ''Tutturmuşlar işsizlik diye. Yüzde 12'lik işsizliği konuşuyorsun da, yüzde 88'lik iş sahibi olma oranını niye konuşmuyorsun?''


Hııı... Bu da bi enteresan olmuş tabii... İşsizsen bile yat kalk dua et, şükret ki SEN HARİÇ %88'in en azından eve ekmek götürmesini sağlayan bir işi var! Kinayeli yazayım dedim ama, korkarım sen bunu zaten yapmışsındır!


  • ''Felaket yaşamadık.''


Türkiye sanayi üretiminin beşte birini, insanların işlerini ve iş yerlerini kaybettiği 2009 için söylüyor bunu. Türkiye işsizlik sıralamasında G. Afrika, Letonya, İspanya ve Estonya'nın ardından dünya 5.si olmuş. Bu mantığa göre, felaket yaşamamız için önümüzde sadece 4 ülke var yani!


''Artistlik yapma!'' diye azarlanan mı, provokatörlükle suçlanan mı istersin, 'Açım' diye bağırdığı için polis tarafından ceza yazılan mı istersin... 4 aydır işsiz olduğu için çıldırıp kendini çırıl çıplak sokağa atan mı, yoksa başbakanlık önünde kalbine ve başına silah dayayan mı...


Daha bitmedi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder