Pazar günü yazacaktım, unutmuşum. 19 Ekim günkü gazeteleri yeni okumaya başladım. O zaman hatırladım. Hani kahvaltıda maraton olduğunu anlamıştık ya, aradan epey zaman geçtikten sonra elli bin türlü polis sireni ve megafondan gelen bir takım anonslar duyduk. Nedir diye baktığımızda, polislerin köprüde son kalan maratoncuları topladığını gördük. Tabi geyikler hemen başladı bizde:
- Siz sarışın bayağn, yok sen diil öndeki, gelin bırakiim sizi...
- Birader amma yavaşsın haa, bak kaldırıcam şimdi bariyerleri, yapışıcan sinek gibi ilk gelen arabanın camına!
- Koşacaz diye sıçtınız lan Pazar'ımın içine! Şimdi bi coplayıcam, rekor nası kırılıyo annıycanız!
- Arkalarından tazyikli suyu basalım da çabuk bitsin, derim ben. Nası fikir?
Kadir Topbaş'ın açıklamalarından sonra intihar etmeye karar veren vatandaşlardan azıcık daha ince düşünmelerini rica ediyorum. Yok yok, gene intihar etsinler de, İstanbul'umuzun hangi köşesinde güzide büyükşehir belediyesinin bir etkinliği yoksa, orayı tercih etsinler. Yoksa Kadir Topbaş darılıyor, benden söylemesi.
http://www.stargazete.com/guncel/maratonda-intihar-soku-haber-219895.htm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder