Yarattığın dünyadan ibaretsin, ne bir eksik ne bir fazla.

19 Aralık 2011 Pazartesi

Çevrecinin daniskası ve devletçi ama...

Abilerim, ablalarım. Yazıma sivil başkomutan Abdullah Gül'ün ''Türkiye'de isteyen istediğini yazar.'' özlü sözüyle başlar, cahiliye dönemim hala devam ettiği için bin kez özür dilerim. 
Çok pişmanım...


* * *


Duydum ki, Amerikan General Electric (GE), ABD'nin en büyük güneş paneli fabrikasını kuruyormuş.


GE, Colorado'da 600 milyon dolar yatırım yaparak yeni bir güneş paneli fabrikası inşa

ediyormuş. Bu gelişmiş üretim tesisi tam kapasiteye ulaştığında, 11 futbol sahasından daha büyük olacakmış. Yılda 80 bin eve enerji vermeye yetecek kadar panel üretecekmiş. Colorado'da 355 yeni iş imkanı - istihdam değil, dikkatinizi çekerim - yaratması bekleniyormuş. GE'nin açıklamalarına göre, yeni fabrika beklenenden daha erken faaliyete geçerek ilk panelleri 2012'de üretecekmiş ve 2013'te bunları piyasaya sürecekmiş.


''Olsuuuun, bizim de çevrecinin daniskası bir civanım delikanlımız vaaar'' diye nispet yapmak istiyorum amaaa... Olmuyor işte...


''Olsuuun, bizim de devletçi bir civanım delikanlımız vaaar'' diye de nispet yapmak istiyorum amaaa... Yine olmuyor da olmuyor işte...


* * *


Libyalılara bavullarla gönderilen 300 milyon dolarla, çevrecinin daniskası ve devletçi bir ülke yöneticisi neler yapabilirdi bir bakalım:
  • 5.5 futbol sahasından daha büyük bir üretim tesisi açılabilirdi
  • yılda 40 bin eve enerji vermeye yetecek kadar panel üretilebilirdi
  • 175 yeni iş imkanı yaratılabilirdi (istihdam değil, yeni iş imkanı dikkatinizi çekerim.)
Bunların dışında bir de, etkili ve yetkililerin söylediği gibi ''enerjimizi ithal etmek zorunda olduğumuz için büyüyen'' cari açık (kıçımıza giren şemsiye) da küçülebilirdi.


* * *


Başka bir şey daha duydum. Güney Kore dünyanın en büyük offshore rüzgar çiftliğini kuruyormuş.


Enerji tüketiminin %97'sini ithal etmek zorunda olan Güney Kore, dünyanın en büyük offshore rüzgar çiftliğini kurmaya hazırlanıyormuş. 9 milyar dolarlık yatırım yapılacak olan ciftlik 2,5 GW kapasiteye sahip olacakmış.


Biliyorsunuzdur ama yine de hatırlatayım: Güney Kore Dünya'nın en büyük 15. ekonomisi (GSYİH). Özellikle elektronik, otomotiv, makina endüstrileri, gemi yapımı, petrokimya, robotik gibi sektörlerdeki güçlü üretimiyle ihracata dayalı bir ekonomisi var. En bildiğimiz markaları Hyundai, Kia, Ssang Yong, LG, Samsung, Posco (çelik), Romanson (saat). The Economist'in 2010 'Demokrasi İndeksi'inde 167 ülke içinde 20. sırada 'tamamen işleyen demokrasi' olarak listeleniyor. Güney Koreli Ban Ki-moon, 2007'den beri BM Genel Sekreteri.  


Türkiye ise 2010 yılı GSYİH verilerine göre Dünya'nın en büyük 16. ekonomisi. İhracatı rekor üstüne rekor kırıyor ama, ithal ürünler olmadan ihraç ettiği tek bir sanayi kalemi bile yok. Sanayi dediğimde montaj. İhracat rekor kırdı derken, kimse bu gerçeği hatırlayamadığı için, ithalat ne düzeydeymiş diye merak etmiyor. Aslında merak edip bir baksa görecek ki, ihracatın ithalatı karşılama oranı %53.3. Yani yarısını bile karşılayamıyor. The Economist'in 2010 Demokrasi İndeksi'nde 167 ülke içinde, Bangladeş, Arnavutluk, Malawi, Lübnan, Honduras gibi ülkelerden sonra 89. sırada 'melez rejim' olarak listeleniyor.   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder