Yarattığın dünyadan ibaretsin, ne bir eksik ne bir fazla.

28 Mart 2012 Çarşamba

Sabrımızı zorlamayın!

Sorular var aklımda, baştan sorayım. 


Sabrınız taşarsa ne yapacaksınız? 
'Gönüllü asayiş memuru' olmak için nereye başvurmak gerekiyor? 
KPSS ya da LES şartı aranıyor mu? 
Maaşı nasıl? 
Sigorta yapılıyor mu? 
Ha, bir de kafanıza göre mi yürüyüş düzenlediniz, yoksa valilikten izin almış mıydınız? Yoksa siz, eşitler arasında daha eşit olanlardan mısınız? 


Şimdiki soru da emniyet güçlerine: Coplar, biber gazları, tazyikli sular taze mi bitti de
kullanılmadı? Emekçisinden üniversite öğrencisine, doktorundan hemşiresinden CHP milletvekiline kadar herkes nasibini alırken bu grubun bizim bilemediğimiz bir dokunulmazlığı mı var? 


* * *


Şanlıurfa'da bir grup Aczmendi son zamanlarda sürekli kimlik kontrolü bahanesiyle polis tarafından durdurulduklarını ileri sürerek kent merkezinde yürüyüş yaptı. 


Çok sayıda resmi ve sivil polisin takip ettiği Aczmendilerin yürüyüşü çevrede bulunan esnaf ve yurttaşlar tarafından meraklı gözlerle izlendi. Uzun saç ve sakalları, sarıkları, kıyafetleri ve asaları ile peş peşe yürüyen Aczmendiler, yaklaşık 2 kilometrelik yolculuğun ardından talebesi olduklarını söyledikleri Bediüzzaman Said Nursi'nin (hani geçen gün Bursa'daki anma toplantısında Bülent Arınç'ın 'rahmet, minnet, şükranla andığı, anma ve anlamanın herkes için çok önemli olduğunu' söylediği zat) ölümünün ardından ilk defnedildiği yer olan Dergah Camisi avlusuna geldi. 


Aczmendiler adına gazetecilere açıklama yapan Hakan Çolak, polis tarafından sık sık keyfi kimlik sorma bahanesiyle durdurulduklarını belirterek


''Bizlerin sabır sınırlarıyla oynamaya hakkınız yok. Hizmet için varsınız, o halde hizmetinize bakın. Bizler gibi gönüllü asayiş memuru olan Nur talebeleriyle uğraşmayın.'' 


dedi. (13 Mart 2012, Cumhuriyet)


* * *


Bu gazete küpürünü çantanızda taşımayı ihmal etmeyin. Polis size de kimlik sorarsa, çıkarır okursunuz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder