Yarattığın dünyadan ibaretsin, ne bir eksik ne bir fazla.

19 Nisan 2015 Pazar

Asit yağmuru deyip geçmemek lazım...

2014-2015 öğretim döneminde 'ikinci üniversite'nin sosyoloji bölümüne kayıt yaptırmıştım (aslan ablam sayesinde :)) Dün ve bugün bahar dönemi sınavlarım vardı. Sınav yerimin engelliler açısından uygunsuzluğu başka bir yazının konusu olsun (ya da ne gereksiz bi enerji kaybı yaa, gerçekten görme engelliler haricinde kör olan yok aramızda herhalde di mi?), sorulardan biri hakkında ailemle yaptığım
geyiği anlatayım da azıcık havamız değişsin bu gri, sevimsiz ve yer yer yağmurlu Nisan günü.

Sorudan bahsetme nedenim, basitliği idi. Şöyle anlattım annecana ve ablama (lütfen anlatımım gibi gereksiz detaylara takılıp da yorum yazmayın, yanıtlamayacağım; yazının ana fikrinden keyif almaya bakın :))

Fabrikalar, arabalar falan kömür, petrol gibi şeyleri yakıyo ya,  sonra bunlar bi şekilde havaya karışıp, buharlaşıp, yağmur olarak tekrar dünyaya yağıyo ya, buna ne denir?

Ve altta 5 şık. "En cahil bile 'asit yağmurları' olduğunun bilir." dedikten sonra Aaaa, tüh bak, yanlış şıkkı işaretlemişim, doğrusu "Rahmet yağmurları" olacaktı. Ben bu soruya 'hatalı yanıt' davası açıcam! Şıkların arasında yoktu!" diye kükredim :))

İyi Pazar'lar dileyecektim ki, saati görünce... İyi haftalar olsun efendim, şimdiden.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder